KONU ANLATIMLARININ, ÇALIŞMA YAPRAKLARI VE YAPRAK TESTLERİN PDF HALLERİNİ İNDİRMEK İÇİN FENBURADA.COM SİTESİNİN ANA SAYFASINDA 5. SINIFA TIKLAYIP İNDİREBİLİRSİNİZ.
A. BİYOÇEŞİTLİLİK
Bir bölgedeki tüm canlıların sayı ve çeşitçe zenginliğine biyoçeşitlilik denir.
Bir bölgenin iklim koşulları, yeryüzü şekilleri(dağ, vadi, ova gibi), toprak yapısı ve o bölgedeki canlıların birbiriyle etkileşimi bölgenin biyoçeşitliliğini etkiler.
Biyoçeşitliliğin Faydaları Nelerdir?
• İnsanların ihtiyaç duyduğu canlı kaynaklar daha kolay karşılanır.
• Tarım, hayvancılık, eczacılık, tıp, mobilyacılık gibi birçok sektörün gelişmesini sağlar.
• Biyoçeşitlilik yeryüzündeki doğal dengeyi korur.
• Biyoçeşitlilik ekonominin gelişmesini sağlar.
Ülkemizde Biyoçeşitlilik
Ülkemiz biyoçeşitlilik açısından dünyada önemli bir konuma sahiptir. Ülkemizin farklı iklim koşulları, yüzey şekillerine sahip olması ve üç tarafının denizlerle çevrili olması birçok
canlı türünün yaşamasına imkan sağlar.
Ülkemizde yaklaşık 9000 civarında bitki türü bulunmakta fakat bu bitki türlerinin önemli bir kısmının(%21) nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bunlardan bazıları; çiğdem, nergis, orkide ve kardelendir.
Ülkemizde yaklaşık 1250 civarında omurgalı 100.000 den fazla omurgasız hayvan türü bulunmaktadır. Hayvan türlerinde de nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olanlar vardır.
Bunlardan bazıları; Akdeniz foku, Ankara keçisi, sülün, alageyik, bozayı ve Anadolu kaplanıdır.
Sadece ülkemizde yaşayan canlı türleri de vardır. Bu canlılar ülkemizin biyolojik açıdan zenginleşmesini sağlar. Van kedisi, Ankara keçisi, Denizli horozu, Ankara tavşanı, Sığla
ağacı ve Datça hurması sadece ülkemizde yaşayan canlı türlerinden bazılarıdır.
Dünyada nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan birçok bitki ve hayvan türü bulunmaktadır. Panda, Bengal kaplanı, Likya orkidesi, Venüs sinekkapanı ve yeşim bitkisi bunlardan bazılarıdır.
Moa kuşu ve mamut insan faaliyetleri sonucu, dinazorlar ise doğal afetler sonucu nesli tükenen canlılardır.
Biyoçeşitliliği Tehdit Eden Faktörler
• Çevre kirliliği.
• Hızlı nüfus artışı.
• Küresel ısınma ve iklim değişikliği.
• Asit yağmurları.
• Aşırı otlatma, meraların tahrip edilmesi.
• Kaçak ve bilinçsiz avlanma.
• Ormanların tahrip edilmesi.
• Nükleer patlamalar.
• Sera etkisi.
• Tarımsal ilaçların bilinçsiz kullanılması.
İnsan faaliyetleri ve doğal afetler sonucu canlıların yaşam alanları tahrip olmakta, canlılar zarar görmekte ve canlı sayısı azalmaktadır. Bu nedenle biyoçeşitlilik giderek azalmaktadır.
Biyoçeşitliliğin Korunması İçin Alınması Gereken Önlemler
• Doğal yaşam alanları koruma altına alınmalıdır.
• Ormanlar tahrip edilmemelidir.
• Tarım ilacı ve kimyasalların kullanımı konusunda insanlar bilinçlendirilmelidir.
• Aşırı ve kontrolsüz avlanma ile aşırı otlatmanın önüne geçilmelidir.
• İnsanlar biyoçeşitliliğin önemi noktasında
bilinçlendirilmelidir.
B. İNSAN VE ÇEVRE İLİŞKİSİ
Canlı ve cansız her türlü varlığın etkileşim içerisinde bulundukları ortama çevre denir.
Çevre; su, toprak ve hava gibi cansız varlıklar ile insan, hayvan ve bitki gibi canlılardan oluşur. Çevre zamanla kirlenir. İnsanlar temel ihtiyaçlarını karşılaşırken çevreye zarar verirler.
Sanayinin hızlı gelişimi, hızlı nüfus artışı gibi nedenler sonucunda küresel ısınma ve çevre kirliliği gibi sorunlar ortaya çıkar.
1. Su Kirliliği
Dünyamızın 3/4’üsularla kaplıdır. Fakat endüstriyel ve evsel atıklar, gübreler, tarımsal ilaçlar ve tanker kazaları sonucu suya karışan kimyasallar su kirliliğine neden olmaktadır.
Su kirliliği sonucunda; deniz, göl ve okyanuslarda yaşayan canlılar zarar görmektedir. Ayrıca su kirliliği, tifo, kolera ve sıtma gibi hastalıklara neden olmaktadır.
2. Toprak Kirliliği
Çevreye bırakılan sanayi atıkları, piller, tarımda kullanılan kimyasallar ve aşırı gübreleme toprak kirliliğine neden olur. Toprak kirliliği biyoçeşitliliğin azalmasına neden olur.
Tarımda kullanılan kimyasallar bitkilerde birikir ve bitkiler besin olarak tüketildiğinde bu kimyasallar insanlarda hastalıklara neden olur ve insan sağlığını tehdit eder.
3. Hava Kirliliği
Fabrikalardan, evlerden, otomobillerden ve enerji santrallerinden çıkan gazlar havayı kirletir. Hava kirliliğine neden olan gazlar asit yağmurlarına, ozon tabakasının incelmesine
ve sera etkisine neden olur. Bu durum canlı ve cansız varlıklara zarar vererek biyolojik çeşitliliğin azalmasına neden olur.
Çevre Kirliliğine Karşı Alınabilecek Önlemler
• İnsanlara çevre bilinci kazandırılmalıdır.
• Doğal bitki örtüsü korunmalı ve ormanlık alanlar artırılmalıdır.
• Fabrika ve ev bacaları ile araba egzozlarına filtre takılmalıdır.
• Geri dönüşüme önem verilmelidir.
• Arıtma tesisleri kurularak atık sular arıtılmalıdır.
• Nükleer atıklar çevreye zarar vermeyecek
şekilde depolanmalıdır.
• Nesli tükenmekte olan canlı türleri koruma altına alınmalıdır.
C. YIKICI DOĞA OLAYLARI
Doğal afetler veya yıkıcı doğa olayları, can
ve mal kaybına neden olan doğa olaylarıdır.
Deprem, heyelan, sel, kasırga, hortum ve volkanik patlamalar yıkıcı doğa olaylarına örnek
olarak verilebilir.
1. Deprem
Yer kabuğu levha denilen parçalardan oluşur. Bu levhalar sürekli hareket halindedir.
Levhaların hareketi sırasında yer kabuğunu oluşturan kayalar sıkışabilir, kırılabilir veya yerlerinden oynayabilir. Yer kabuğunda meydana gelen ani kırılmalar nedeniyle ortaya çıkan titreşimlerin yeryüzünü sarsması olayına deprem denir.
Deprem Öncesinde Yapılması Gerekenler
• Raf, tablo ve dolap gibi eşyalar duvara sabitlenmelidir.
• Ağır ve büyük eşyalar alt raflara konulmalıdır.
• Aydınlatma araçları ve tavandaki ağır objelerin bağlantıları sağlamlaştırılmalıdır.
• Deprem çantası hazırlanmalıdır.
Deprem Çantasında Bulunması Gerekenler
• İlk yardım çantası.
• Pilli radyo.
• Çabuk bozulmayan gıdalar.
• Çakı
• El feneri
• Uyku tulumu ve battaniye.
• İçme suyu.
• Düdük.
• Önemli belge fotokopileri.
Deprem Sırasında Yapılması Gerekenler
• Sakin kalınmalı, yanan ocaklar ile açık vanalar kapatılmalıdır.
• Enden hemen çıkmayı düşünmemeli ve emniyetli gördüğümüz bir yere diz çöküp başımızı koruyacak şekilde durmalıyız.
• Tünel ve köprü giriş çıkışlarından uzak durmalıyız.
• Elektrik tellerine, yıkılabilecek yapılara, düşen cam parçalarına ve reklam panolarına dikkat etmeliyiz
2. Heyelan
Yağışların etkisiyle toprağın alt tabakalarının gevşemesi sonucu kayalardan ve topraklardan oluşmuş kütlelerin yerlerinden koparak yer değiştirmesine heyelan veya toprak kayması denir.
Heyelandan Korunmak İçin Yapılması Gerekenler
• Yerleşim yerleri heyelan olma ihtimali olan yerlere kurulmamalıdır.
• Eğimli arazilerin doğal bitki örtüsü korunmalı ve ağaçlandırılmalıdır.
• Yollara istinat duvarı yapılmalıdır.
• Suların kolayca akması için yamaçlara su kanalları açılmalıdır.
3. Sel
Toprağın tamamen ya da kısmen su altında kalması durumuna sel denir. Toprak tarafından emilemeyecek kadar yağmur yağması, deniz seviyesinin yükselmesi, kar sularının
kısa sürede erimesi, fırtınaların neden olduğu büyük dalgalar sele neden olabilir.
Sel Öncesinde Alınabilecek Önlemler
• Yerleşim yerleri akarsu ve dere yataklarına yapılmamalıdır.
• Yeşil alanlar artırılmalıdır.
• Eğimli alanlarda teraslama ve ağaçlandırma yapılmalıdır.
4. Kasırga
Hızları saatte 120 km ve daha fazla olabilen kuvvetli rüzgârlara kasırga denir. Kasırgalar okyanuslar üzerinde oluşur ve karalara doğru ilerler. Ciddi can ve mal kaybına sebep
olabilirler.
Kasırga Öncesinde Alınabilecek Önlemler
• Binalar yüksek olmamalı ve sağlam yapılmalıdır.
5. Hortum
Sıcak ve nemli hava ile soğuk havanın dar alanda aniden yer değiştirmesiyle hortumlar oluşur. Hızlı bir şekilde kendi etrafında dönen hava, karşılarına çıkan her şeyi içine çeker. Hortumlar can ve mal kaybına sebep olur.
6. Volkanik Patlamalar
Yer altında sıcaklığı çok yüksek magmanın yer kabuğundaki açıklıktan veya çatlaklardan patlama ya da püskürme şeklindeki çatlaklardan dışarı çıkmasına volkanik patlama denir.
Püskürme sırasında yüzeye çıkan magmaya lav denir. Lavlar çok yüksek sıcaklıkta olduğundan çevreye zarar verir.
Yanardağ Patlamalarına Karşı Alınabilecek Önlemler
• Yerleşim bölgeleri aktif yanardağlardan uzak yerlere kurulmalıdır.
• Ülkemizde aktif yanardağ bulunmamaktadır.
Yorumlarınız (0)
-
Henüz yorum yapılmamış.